Teknoloji Blog – Teknolojiblog.com

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Varis Hastalıkları Neden Ortaya Çıkar?

Varis Hastalıkları Neden Ortaya Çıkar?

haber haber -
5 0

Varis Hastalıkları Neden Ortaya Çıkar?

İnsan vücudunda bulunan kan, yaşamsal faaliyetlerin gerçekleşebilmesi ve organların işlevlerini yerine getirebilmesi için son derece önemli bir yere sahiptir. Kanın vücutta dolaşımı, damarlar sayesinde mümkün olmaktadır. Akciğerler tarafından temizlenmiş kanın doku ve organlara taşınması atardamarların görevi iken, kullanılmış kirli kanın kalbe geri taşınması görevi toplardamarlara aittir.

Bacaklarda bulunan toplardamarlarda oluşan genişlemeye varis adı verilmektedir. Varis, damar içinde bulunan ve kanın kalbe geri akmasına engel olan kapakçık yapısının bozulmasıyla ortaya çıkmaktadır. Bu kapakçıkların deformasyona uğraması ile damar içi basıncının artması ve damar çeperlerinin genişlemesi gibi sonuçlarla karşılaşılması kaçınılmaz olacaktır.

Varis hastalıkları İstanbul başta olmak üzere hemen hemen her şehirde  yoğun şekilde görülmektedir. Uygulanacak tedavi yöntemi ise kişilerde görülen şikayetlere ve varis tipine bağlı olarak belirlenmektedir. Bu noktada tedavinin, alanında uzman ve tecrübeli bir doktor tarafından yapılması en önemli kriterdir. Aksi halde varis sorununun giderilmesi mümkün olmayacaktır.

Varis Hastalıklarına Neden Olan Etmenler Nelerdir?

Kadınlarda daha sık rastlanan varis sorunu, genel olarak yalnızca estetik açıdan kaygı oluştursa da mutlaka tedavi edilmesi gereken bir rahatsızlıktır. Oluşan varis nedeniyle bacakta ödem birikmesi, çap değişimlerinin görülmesi, yaraların oluşması ve cilt renginde bozulmaların meydana gelmesi gibi sonuçlar ortaya çıkabilmektedir. Hayat kalitesini etkileyen varisin oluşmasındaki bazı nedenlerin ise kısaca şu şekilde sıralanması mümkündür:

●      Uzun süreler boyunca ve sık sık ayakta kalınması,

●      Gebelik sürecinde olunması,

●      Doğum kontrol haplarının uzun süreli kullanımı,

●      Kişilerde hormon problemlerine yol açan sağlık sorunlarının görülmesi,

●      Aşırı ve ani kilo artışlarının yaşanması,

●      Yaşın ilerlemesi sonucunda kapakçık dokusunun yıpranması,

●      Aile geçmişinde varis sorunu yaşayan kişilerin olması nedeniyle görülen genetik yatkınlığı,

●      Vücudu fazla saran ve sıkan dar giysilerin sık sık tercih edilmesidir.

Varis hastalıklarının tedavi edilmemesi, kişilerin günlük yaşamlarında ağrı duyumu ve gece krampları gibi şikayetler yaşamalarına neden olmaktadır. Bu durum sonucunda ise günlük yaşam konforu ve kalitesi büyük oranda düşüş göstermektedir. Bu nedenle varisler ilerlemeden öncesinde bir uzmana danışılması, erken teşhis ve tedavi seçeneklerinden yararlanma fırsatı sunmaktadır.

Varis Tedavisinde Hangi Yöntemler Kullanılmaktadır?

Varis tedavileri, hastaların şikayetlerine ve varis yaygınlığına bağlı olarak farklı şekillerde gerçekleştirilebilmektedir. Günümüzde uygulanan 4 temel varis tedavisi yöntemi bulunmaktadır. Bu yöntemlerin ise kısaca şu şekilde açıklanması mümkündür:

●      Skleroterapi Tedavisi: Halk arasında köpük ve iğne tedavisi olarak da bilinmektedir. Uygulama sırasında sklerozan adı verilen özel bir ilaç kullanılmaktadır. Bu ilaç, çok uçlu iğneler yardımıyla cilt üzerinden enjekte edilmektedir. Aynı zamanda enjeksiyon işlemi doğrudan sorumlu damarın iç yüzeyine gerçekleştirilmektedir. Sklerozanın doğrudan, köpürtürülerek ya da kateter ile yardımıyla uygulanması mümkündür. Kateter ile yapılan skleroterapiler, geniş ve derin varislerin tedavisini mümkün kılmaktadır. Sıvı skleroterapi, çoğunlukla örümcek ağı şeklinde oluşan küçük varislerde sonuç vermektedir. Köpük skleroterapi ise mavi damar görünümünün kaybolması açısından en etkili sonuçları doğurmaktadır.

●      Cilt Lazeri Tedavisi: İyileşme sürecinin bulunmaması ve işlemden hemen sonrasında günlük hayata dönmenin mümkün olması gibi avantajları sayesinde en sık başvurulan varis tedavisi seçeneğidir. Uygulama sırasında sorunlu damarların üzerine lazer ışınları verilmektedir. Bu sayede damarlarda görülen genişleme sorunu giderilebilmektedir. İşlemi yaparken herhangi bir enjeksiyon işlemi ya da kesi uygulaması yapılmadığı için komplikasyon görülme riski de hayli düşüktür. Bu nedenle günümüzde birçok kişi, cilt lazeri tedavisi yaptırmak istemektedir.

●      Endovenöz Girişim Tedavisi: Radyofrekans ve lazer kullanılarak yapılan işlemlerdir. Ameliyatsız bir tedavi seçeneği olduğu için sıkça tercih edilen bir yöntemdir. Uygulama sırasında sorunlu damarların iç yüzeylerine ısı enerjisi aktarılmaktadır. Bu sayede kontrollü bir tahribata maruz kalan damar çeperleri, kendilerini onarmaya başlamakta ve damar büzüşmesi görülmektedir.

●      Cerrahi Tedavi: Cilt yüzeyi üzerinden görünen varislerin, özel ve mikro boyuttaki aletlerle yerinden çıkarılması prensibiyle uygulanmaktadır. Bazı vakalarda iç varis tedavileri için de cerrahi girişim yapılmasına ihtiyaç duyulabilmektedir.

Varis oluşumları, genel olarak kapak ve kapakçık yetersizliği nedeniyle görülmektedir. Ancak farklı etmenlere bağlı olarak gelişen varislerin cilt üzerinde hayli küçük kesilerle tedavi edilmesi de mümkündür. Bu çizgiler, doğal cilt çizgilerine paralel olacak şekilde ve 2-3 milimetre uzunluğunda yapılmaktadır. Bu sayede operasyon sonrasında dikiş atılmasına ihtiyaç duyulmadan kendiliğinden iyileşme görülebilmektedir.

Varis hastalıkları tedavileri, cilt üzerinde kalıcı izler bırakmadan tamamlanabilmektedir. Yaygın varis tablosu ile karşılaşılması durumunda hastalar; spinal, genel ve lokal anestezi altında tedavi olmayı talep edebilmektedir. Yapılacak olan anestezi türü ise hastaların anestezi uygunluklarına ve varis tipine bağlı olarak planlanmaktadır.

Kalp ve damar hastalıkları tedavisinde gösterdiği yüksek başarı oranları ile adını tüm dünyaya duyuran Doç. Dr. Macit Bitargil, diğer tüm tedavi seçeneklerinde olduğu gibi varis hastalıkları tedavisinde de uzmanlığını kanıtlamıştır. Küresel çapta onlarca bilimsel çalışma yürüten ve yüzlerce başarılı operasyon gerçekleştirmiş olan Bitargil, skleroterapi tedavisi gibi İstanbul’da en çok ihtiyaç duyulan seçenekleri başarı ile gerçekleştirmektedir.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir